TÜSİAD, “E-Ticaret Lojistiğinde Meseleler ve Siyaset Önerileri” başlıklı raporunu 17 Aralık Salı günü düzenlediği konferans ile kamuoyuna sundu.

Raporda, perakende e-ticaret pazarındaki global ve bölgesel fırsatlar ve büyüme öngörülerine yer veriliyor. Türkiye’deki depolama altyapısının mevcut durumu ve gelişim alanlarını da ele alan raporda, e-ihracat pazarının genel görünümü ve Türkiye’nin e-ihracat potansiyeli üzere alanlarda güçlü bildiriler veriliyor. Kesimin değerli isimlerini bir ortaya getiren konferansta, PwC tarafından hazırlanan “E-Ticaret Lojistiğinde Sıkıntılar ve Siyaset Önerileri” başlıklı rapor bulguları hakkında bilgi verildi.

Raporda öne çıkan bulgular şu halde sıralandı:

Küresel perakende e-ticaret pazarının 2023’ten 2027’ye kadar yıllık %9,6 oranında büyümesi bekleniyor. E-ticaret firmaları klâsik perakende firmalarına nazaran üç kat daha fazla depolama alanına gereksinim duyuyor. Türkiye’de 2027 yılına kadar toplam e-ticaret depo arzının yaklaşık 11 milyon 400 bin m2, gereksinim duyulacak mavi yaka insan kaynağının ise yaklaşık 121 bin kişi olması öngörülüyor. Türkiye’de e-ihracat ile ilgili pazardaki oyuncuların kapsamlı bilgiye sahip olmaması, lojistik altyapı eksiklikleri, gümrük süreçlerindeki zorluklar ve dijitalleşme gereksinimi üzere manilerin aşılması gerekiyor.

“Türkiye’nin stratejik pozisyonuyla milletlerarası lojistik merkezi haline gelmesi mümkün”

Rapor tanıtım aktifliğinin açılış konuşmalarını TÜSİAD Yönetim Kurulu Lideri Orhan Turan ve TÜSİAD Ulaştırma ve Lojistik Çalışma Grubu Başkanı Nilgün Keleş yaptı.

Orhan Turan, gerçekleştirdiği açılış konuşmasında şu sözlere yer verdi:

“Türkiye’nin stratejik pozisyonuyla birlikte, memleketler arası lojistik merkezi haline gelmesi mümkün. Bunun için de en kıymetli adımlardan biri, intermodal nakliyatın güçlendirilmesi. Kamu siyaset dokümanlarında de yer alan, bu amaca yönelik yapılacak altyapı yatırımları ve mevzuat düzenlemelerinin önceliklendirilmesi, Türkiye’yi lojistikte kıymetli bir oyuncu yapabilir. Daldaki verimliliği artırmak, rekabet avantajı sağlamak için dijitalleşme ve akıllı lojistik uygulamaları devreye girerken, sürat ve verimlilik için teknolojinin rolü tekrar büyük kıymet taşıyor. Bununla birlikte e-ticaret firmaları ve lojistik şirketleri daha yeşil tahliller benimsemeli. E-ticaret firmaları, lojistik firmaları ile birlikte, tedarik zincirlerini optimize etmek, güç verimliliğini artırmak ve atık idaresini uygunlaştırmak için, çeşitli stratejiler geliştirirken, etraf dostu üretim ve dağıtım sistemleriyle karbon ayak izlerini azaltmayı hedeflemelidir. Bu dönüşüm, yalnızca çevresel yararlar sağlamakla kalmayıp, birebir vakitte markaların rekabet gücünü artıran ve uzun vadeli müşteri sadakati oluşturan bir strateji haline gelmektedir.”

“E-ticaret büyümesine karşılık verecek bir altyapıyı inşa etmeliyiz”

Nilgün Keleş ise yaptığı açılış konuşmasında, “Bugün dünyanın büyük diye tanımladığımız ekonomilerinin en kuvvetli kaslarının lojistik altyapıları olduğunu görüyoruz. Ülkemizdeki toplam e-ticaret operasyonunun değerli bir kısmını karşılayan Kuzey Marmara bölgesinde, e-ticarete uygun toplam stok yaklaşık 7,5 milyon metrekare ve toplan arzın neredeyse tamamı dolu durumda. E-ticaretin mevcut büyüme trendini dikkate aldığımızda bu arzı 2027 yıl sonuna kadar yaklaşık 11,5 milyon metrekareye çıkartmak durumundayız. İş gücü açığı, artan gayrimenkul maliyetleri ve sipariş sürece sürecinin suratını artırmaya yönelik baskılar, günümüzde e-ticaret bölümünde depolama alanında karşılaşılan zorluklar olarak öne çıkıyor. Önümüzdeki periyotta e-ticaret büyümesine yanıt verecek bir altyapıyı inşa edemezsek, e-ticaret pazarının gerek insan kaynağı gerek teknoloji gerekse önemli depo arz sorunlarıyla karşı karşıya kalması kaçınılmaz olacaktır.” dedi.

Açılışın akabinde PwC Kıdemli Müdürü Onur Gültekin, “E-Ticaret Lojistiğinde Meseleler ve Siyaset Teklifleri Raporu”nu sundu. Etkinlikte Arzum Yönetim Kurulu Lideri Murat Kolbaşı “Perakendenin Güç Merkezi: Lojistikle Dönüşen Alışveriş Deneyimi” başlığı altında Ekonomi Gazetesi Yönetim Kurulu Lideri Hakan Güldağ’ın sorularını cevaplandırdı.

Arzum Yönetim Kurulu Lideri Murat Kolbaşı, “Dünya ticaretine baktığınızda büyük bir değişimin süregeldiğini görebilirsiniz. Kolay manada mağazacılık apayrı bir yere evirildi. Perakendenin değişimi, zincir perakende derken bu büyük değişim karşımıza bugün e-ticareti çıkardı. Elektronik eserler ve küçük mesken aletleri bölümü bu değişimden en süratli etkilenen kesimler ortasında yer alırken, alışveriş platformlarındaki kelam konusu değişime nasıl adapte olabileceğiz ve bunu nasıl hızlandıracağız konusuna odaklanıyoruz. Arzum olarak biz de kendimizi bu değişime ve sürate adapte etmeye çalışıyoruz. E-ticaret platformları ve e-ticaret, dijital ortamda eserlerle süratli ve zahmetsiz bir biçimde ulaşmamıza, vakitten tasarruf sağlayama ve alternatif eserlere oturduğumuz yerden ulaşmamıza imkân sağlıyor. Çin, attığı stratejik adımlarla bugün e-ticaret sürecini ülke genelinde çok düzgün yönetiyor ve bunu tüm dünyaya yaymaya çalışıyor. Ticaretin kayıt altına alınmasında e-ticaret kıymetli bir rol oynarken, yeniden data idaresinde de hayli elimizi güçlendiren bir alan. Ülke olarak bu manada atacağımız adımlarla veriyi uygun yönetmeyi başarırsak Türkiye’nin elinde değerli fırsatlar var” dedi.

“Sınırları Kaldıran Ticaret: E-Ticarette Küresel Dönüşüm ve Stratejiler” başlıklı birinci panel oturumunun moderatörlüğünü İktisat Gazetesi Genel Koordinatörü Vahap Munyar yaptı. Horoz Şirketler Grubu Yönetim Kurulu Lideri Taner Horoz, Sertrans Logistics Yönetim Kurulu Üyesi Batuhan Keleş ve Amazon Türkiye Operasyonlar Genel Müdürü Deniz Rekkali oturuma konuşmacı olarak katıldı.

Amazon Türkiye Operasyonlar Genel Müdürü Deniz Rekkali konuşmasında “Perakende e-ticaret, epeyce karmaşık ve çok paydaşlı yapıya sahip bir süreç ve lojistik operasyonları, bu çarkın en temel bileşenini oluşturuyor. Amazon Türkiye olarak ana sponsoru olduğumuz bu raporu, tüm paydaşlar olarak Türkiye’deki lojistik faaliyetleri ile ilgili fırsatları ve gelişime açık alanları pahalandırmak ismine atılmış kıymetli bir adım olarak görüyoruz. Bu manada bilhassa nitelikli insan kaynağı yetiştirilmesi, bayan başkanların daha fazla görünür kılınması, teknolojinin aktif kullanımı ve elbette ki KOBi’lerimizin e-ihracat alanında güçlendirilmesi hususlarında atılacak her türlü adımı desteklivoruz. Biz daha kapsayıcı bir insan kaynağı havuzu yarattıkça ve bunu teknoloji ve eğitimle birleştirince, gerek mahallî gerekse global manada lojistik kesiminin çok daha verimli ve aktif bir tarafa hakikat evrilecegine inanıyorum” dedi.