“2003’ten bu yana süratle artan bir memleketler arası direkt yatırım ivmesi var”

Cumhurbaşkanlığı Yatırım Ofisi Başkanı Burak Dağlıoğlu, toplantının açılışında yaptığı konuşmada, Türkiye’deki yatırım fırsatlarını, ülkenin taşıdığı güçlü potansiyeli, yetenekli ve genç iş gücünü bütün dünyaya anlattıklarını söyledi.

Türkiye’de birçok kesimde faaliyet gösteren milletlerarası şirketlerin öykülerini içeren “Türkiye Yüzyılı’nda Memleketler arası Direkt Yatırımlar” kitabının memleketler arası direkt yatırımların Türkiye iktisadına katkılarını odağına aldığını belirten Dağlıoğlu, şunları kaydetti:

“Temel yaklaşım olarak da bölümler ortası çeşitlilik ve global pazardaki rekabet gücü, Türkiye’nin iş yapma ortamının dinamik yapısını göstermektedir. Okurlar bu kitapta Türkiye’ye güvenenlerin muvaffakiyet kıssalarını, şahsen bu öykülerin müelliflerinin kaleminden okuyacak. Bu değerli yapıtın hazırlanmasında emeği geçen YASED ailesine ve Cumhurbaşkanlığı Yatırım Ofisi’ndeki çalışma arkadaşlarıma teşekkür ediyorum.”

Dağlıoğlu, 2003 yılından bu yana süratle artan bir milletlerarası direkt yatırım ivmesi olduğunu tabir ederek, bu devirde memleketler arası yatırımcıların oluşturduğu etkiyi daha yakından görme fırsatlarının olduğunu kaydetti.

“Uluslararası direkt yatırımlarla cari açığın yüzde 40’ını finanse ediyoruz”

2003 yılından bugüne kadar olan devirde, memleketler arası direkt yatırımlarla cari açığın yüzde 40’ının finanse edildiğini lisana getiren Dağlıoğlu, “Bu çok kritik bir gösterge ve çok sağlıklı bir finansman idaresi olarak da dikkati çekiyor.” dedi.

Dağlıoğlu, Türkiye’nin her vakit ekonomik siyasetlerin merkezinde bir ihracat yaklaşımının olduğuna işaret ederek, “2021 yılına kadar olan periyotta, ihracatın yıllık ortalama yüzde 30’unu milletlerarası sermaye şirketlerinin yaptığını biliyoruz. Burada bir çarpan tesiri olmadan, direkt ihracattan bahsediyoruz.” değerlendirmesinde bulundu.

Türkiye’de istihdam üretmenin kıymetli bir gündem olduğunu kaydeden Dağlıoğlu, “Uluslararası sermaye şirketlerinin özel dal istihdamın yüzde 8,8’ini oluşturduğunu biliyoruz. Bunun da çok değerli bir gösterge olduğunu biliyoruz.” açıklamasını yaptı.

Dağlıoğlu, Türkiye’de teknoloji, AR-GE ve tasarım yapmanın kıymetine de dikkati çekerek, “Türkiye’deki özel kesimin AR-GE harcamalarında yüzde 30’u memleketler arası sermaye şirketlerinden geliyor. Türkiye’de 727 memleketler arası sermayeli şirket AR-GE yahut tasarım merkezi faaliyetini yürütüyor. Bunu kendi lisanslı alanlarında yahut teknoparklar içerisinde yürütüyorlar. Bu tekrar bizim için ümit verici, yanlışsız yolda olduğumuzu gösteren bir gösterge.” diye konuştu.